Hızırla Kırk Saat (7.)

-Sezai Karakoç-

Bugün iki çocuğun konuşmasına kulak konuğu oldum
Biri beni öbürüne çiziyordu
Hızır’ın çizgileri derindir diyordu
Su ışıltısıdır karanlıkta gözleri
Sağ kolunun çizgisi parlasa
Tanda bir palmiye gibi
Sol kolu karanlık kış gecesi
Yaşı hep altmış üç
Yüzü yeni gelmiş bir vahiy gibi
Gözlerinin önünde hep Rahman Sûresi canlanır
Kalbi hep Yasin okur
Kulağında ilk âyetlerin depremi
Ben Hızır’ı gördüm kardeşim
Ermişler için topluyordu zeytinleri
Konuşması hint ilâhisi
Ürküntüsü çocuk çilesi
Genellikle dağ havasını taşıyan biri
Yemesi bir gülün dirilişi

Şiir Notları:
Hızırla Kırk Saat (Şiirler III) - Kulak konuğu olmak: Kulak misafiri olmak, yani kulak verip dinlemek. Hızır: Kur’an-ı Kerim’de Musa (a.s.) ve Hızır’ın (a.s.) yolculuğundan bahsedilir. Kendisine ilahi hikmet ve ledün ilmi bahşedilmiştir. Hâlâ hayatta olduğuna ve bazı kimselere göründüğüne inanılır. Oturduğu kuru yerin, bastığı yerlerin yeşile büründüğüne inanılır. Tasavvufi çevrelerde veli olduğu kabul edilir. Hakkında detaylı malumat için Kur’an-ı Kerim’e, hadis-i şeriflere ve çeşitli kaynak eserlere bakılabilir. Vahiy: Allah’ın emir ve hükümlerini peygamberlerine bildirmesi anlamında kullanılan terim. Rahman Sûresi: Kur’an-ı Kerim’deki 55. suredir, 78 ayettir. Kur’an’ın gelini denir. Yasin Sûresi: Kur’an-ı Kerim’deki 36. suredir, 83 ayettir. Adını ilk ayetinde yer alan iki harften almıştır. Kur’an’ın kalbi denir. Âyet: Kur’an-ı Kerim’deki sureleri meydana getiren cümlelerin her biri.


Destek ol 
Rastgele Getir